27 Nisan 2012 Cuma

Yayla Çorbası (Nam-ı Diğer Yoğurtlu Çorba)



Kuzey'in en sevdiği çorbalardan biri diyebilirim.
Annemin dantelleri üzerinde bana çok beyaz geldi fotoğraf biraz renk katıverdim ;)

Malzemesi
2 su bardağı yoğurt
2 yemek kaşığı un
1 yumurta
1 çay bardağı pirinç
1 kaşık margarin ya da tereyağ (ben yakıp üzerine koymuyorum, içine katıyorum)
Tuz
Nane
İsteğe bağlı kırmızı biber (Kuzey için katmıyorum)

Hazırlanışı
Önce yoğurt, un ve yumurtayı el blenderi ile iyice çırpıyorum. Sonra suyunu ekliyorum (ölçmedim, sevdiğiniz kıvama göre siz ayarlayın). Pirinçleri yıkıyorum ve haşlamadan ekliyorum. Bir kaşık yağını da ekleyerek ocağa alıyorum.
Kaynayana kadar karıştırıyorum ki topaklanmasın. Azıcık ılıyınca kaynamadan önce tuzunu atıyorum. Kaynayınca ocağı iyice kısıyorum ve beş dakika kadar kaynamaya bırakıyorum.
Nanesini kırmızı biberini atıp ocaktan alın. Biraz dinlendirin ve servise hazır...

Afiyet olsun...

Bu tarif "Çorbalarımız Etkinliği" için çaçaronblog'a gidiyor.
Kolay gelsin...


26 Nisan 2012 Perşembe

Yalancı Tavuk Göğsü



Bu tatlının üzerine sıcakken ceviz serpebilirsiniz, çok yakışır.
Jöle yapabilirsiniz, öyle de çok güzel olur.
Kardeşim Volkan'ın canı istediği için akşam azıcık yapıverdim. 3-4 saat dinlense daha da güzel olurdu ama biz bekleyemedik.

Malzemesi
1 lt süt
4 kahve fincanı şeker
3 kahve fincanı un
1 yemek kaşığı margarin
1 vanilya
isteğe bağlı damla sakızı (ben koymadım)

Hazırlanışı

Vanilya hariç tüm malzeme karıştırılarak pişirilir. Ocaktan alınca vanilya eklenerek 5 dakika el blenderıyla karıştırılır.
Islatılmış tepsiye dökülür. 3-4 saat  dinlenirse kıvamı daha güzel oluyor.

Afiyet olsun...

Banvit'ten Açıklama...

Banvit AŞ. beyaz et ile ilgili medyada yer alan haberlere son noktayı koymak için bir bilgilendirme yayınladı.

Değerli Banvit Dostları,

Beyaz et ile ilgili medyada yer alan gerçek dışı haberlere son noktayı koymak üzere bir açıklama yapma gereği duyduk.

Hayvancılık sektörünü uzaktan bile tanımayan bir radyasyon onkolojisi uzmanının mesnetsiz inançlarına medyada sansasyonel başlıklarla ve sorumsuzca yer verilmesi, gıdalarla ilgili bilgi kirliliğini en yüksek seviyeye çıkartmıştır. Bu konuda gerek Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı temsilcilerinin, gerek Veterinerlik Fakülteleri'nden uzmanların ve Gıda Güvenliği Derneği'nin açıklamalarına www.banvit.com adresinden ulaşabilirsiniz.

Özetle:

- Hormon kullanımı ülkemizde kesinlikle yasaktır.

- Civcivlerin antibiyotik verilerek hızla büyütüldüğü iddiası tamamen gerçek dışıdır.

- Ülkemizde gıda güvenliği ile ilgili AB standartlarının aynısı uygulanmaktadır.

- Bu standartlar hastalık durumu dışında antibiyotik kullanımını yasaklar.

- Bakanlık veterinerleri kesime gidecek her sürü üzerinde antibiyotik, hormon ve diğer kimyasal maddelerin analizini yapar: kalıntı çıkan sürüler kesime gönderilemez.

- Yetiştirilen piliçlerin ve yetiştirildikleri ortamların insan sağlığına zararlı etkileri yoktur.

- AB standartlarında üretim yapan Banvit, Bakanlığımızın tüm gıda güvenliği uygulamalarına harfiyen uymaktadır. Tüm ürünlerimizi güvenle tüketebilirsiniz.

Yanlış, eksik veya çarpıtılmış bilginin yarattığı kirlilik, toplum sağlığına zarar vermektedir. Sorumsuzca üretilen bu hurafelere lütfen itibar etmeyiniz.

Saygı ve sevgilerimizle..

BANVIT AŞ.

Belki Banvit gibi büyük firmalar bu konuda duyarlıdır, ilkeleri ve kurum kültürleri vardır ve kontrolleri kendisi yapıyor/yaptırıyordur, varsa eksikleri tamamlıyorlardır...

Bu açıklamalardan sonra bile benim kafama takılan bir kaç şey var.

Şimdi yine banvit'in sayfasından Prof.Dr.Ahmet Ergün 'ün açıklamasından alınan tabloya bir bakalım.
- Herhangi bir katkı maddesi kullanılmıyorsa bu tavuklar kısacık bir sürede nasıl büyüyor.
  • 112 günde 1 kg olan tavuk, 42 günde nasıl 2,4 kg'a ulaşıyor. (aynı sürede, 112 günde, 2,4 kg'a ulaşsa diyeceğim ki artık daha kaliteli besleniyor.)
  • Ortalama 4,7 kg yem ile 1 kg'a ulaşırken, bu yem tüketimi 1,7 kg'a düşmüş (bu da enteresan değil mi?).
  • Hadi ölüm oranının düşmesini anladım.  İlaçlar gelişti, araştırmalar çoğaldı... Tavuklar dışarı çıkmıyor. Bu da enfeksiyon/hastalık ve kaza riskini azaltır.
  • Tavukların güneşe çıkmaması, açık alanda dolaşmaması, hareket etmemesi vb. iyi bir şey mi?
80 yılda bu tavuklar nasıl bir evrim geçirdi?

- Eskiden saatlerce kaynayıp, bir türlü pişmeyen tavuk, şimdi en kolay pişen pratik yemekler arasına girdi, neden?

- Eskiden pişerken tavuk kokardı, artık öyle kokmuyor, bu kokuya ne oldu?

- Eskiden beyaz eti için kavgalar çıkardı, çok lezzetli olurdu. Şimdi tatsız tuzsuz (benimle aynı fikirde olmayanlar olabilir, hadi bu damak tadı).

Sorular çoğaltılabilir...

Peki soruyorum, Banvit'e ya da bilenlere bu tavuklara ne oldu (?)

"Bal"ın bile sahtesini yapanlar, boş duruyor mudur, acaba (!)

Bunlar kafama takılıyor işte elimde değil... Yoksa alanında söz sahibi birçok öğretim üyesi ve uzman Banvit'in sayfasında açıklamış konuyu...

Bildiğimiz emin olduğumuz yerlerden bildiğimiz markaları mı alacağız, sadece?

Bilen varsa söylesin(?)

24 Nisan 2012 Salı

Kuzey'in Havuçlu Keki

İmkan olsa çerçeveleyip duvara asacaktım ;)

Bilin bakalım bu keki kim yaptı?
Benim yakışıklı oğlum kolları sıvadı ve kek yaptı.
Etrafı biraz kek yaptık ama çok eğlendik.
Kırk yıllık usta gibi, kendinden emin hareketler...
Kek pişerken daha fazla bekleyemedim, oğlumu yedim.

Malzemeler
3 yumurta
1,5 su bardağı şeker
1 su bardağı süt
3/4 su bardağı sıvıyağ (bir su bardağından iki parmak eksik) 
1 su bardağı rendelenmiş havuç (rendenin ince tarafıyla)
2 su bardağı un
1 çay bardağı hindistan cevizi
1 çay bardağı ceviz
1 çay kaşığı tarçın
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
Oğlumun isteği üzerine bir tutam tuz (tuz kavanozu önünde olunca)

Hazırlanışı

Sandalyenin üzerindeki ustayı bırakıp gidemeyeceğiniz için tüm malzemeleri tezgahın üzerine hazırlayacaksınız. 
Daha sonra sandalyeyi tezgaha iyice yaklaştırıp ustayı rahat ettireceksiniz.  
Yumurtaları kırarken "ben de" tacizlerine kapılmayıp eline çırpıcıyı verip kandırmak gerekiyor. Daha sonra şekeri de ekleyip, çırpıcı ile yumurta sarılarına saldırısını izleyeceksiniz. Elini tutup destek vermek istediğinizde "yok anne, men (ben)" kavgaları yapıp, kek hamuru ile boğuşmasını izleyeceksiniz.
Süt ve yağı içine katacaksınız. Dikkat edin kıvam yumuşayınca hareketler serileşiyor ve sağa sola daha çok sıçrıyor.
Havuç, hindistan cevizi ve tarçını karıştırarak ekliyoruz. Daha sonra un, kabartma tozu, ve vanilyayı ekleyerek, iyice çırpılacak ve ceviz eklenecek.
Bu arada küçük beye laf yetiştirilecek...

sağ el yorulunca sol el ile çırpılacak, ama anneye taviz verilmeyecek...

Sizin 10 dakikada yapacağınız iş için başında 45 dakika bekleyecek ve sonrasında da uzun bir temizlik yapacaksınız.
Ama oğlunuzun bu işten haz aldığını görerek mutlu olacaksınız. 
Keki pişirmek gerektiği konusunda uzun diller döküp zar zor teslim alacaksınız.
Keki yağlanmış kek kalıbına alıp 180 derece fırında pişireceksiniz.
İnanın bana tadına bakmadan bile çok lezzetli...
"men, men yaptım" gururlanmasını seyretmeye değer...


Afiyet olsun...

Kuzey'e sormadım(!) ama Porselen Demlik Çay Saati etkinliği için PaSaSofraM' a ve Çay Kahve Bahane Etkinliği için Pastaeli'ye gönderiyorum.
Kolay gelsin arkadaşlar...

20 Nisan 2012 Cuma

I < 3 Rose des Soupirants

Yeni çıkan kozmetik ürünleri raflarda yerini ilk aldığında, ‘’bu benim olmalı’’ deyip evime getirdiğim ve ilk denemeden sonra hayal kırıklığına uğradığım çok ürün oldu. Buna rağmen yeni çıkan ürünleri ilk ben denemeliyim hissi ve heyecanı içimde hiç bir zaman için azalmadı. Tabi bu hayal kırıklığı nedeniyle uzak durmaya çalıştığım ve yeni ürün çıkarttığı zaman emin olmadığım markalar da oldu.

Lancôme bu konuda beni asla yanıltmadı. Color Fever serisinden The Pink Side of Me ve Orange Fashionista hala en sevdiğim rujlar arasında yer almakta. Rouge In Love serisinin raflarda yerini alması beni gerçekten heyecanlandırdı. Rose des Soupirants’a kelimenin tam anlamıyla vuruldum diyebilirim. İlk sürüşten saatler sonra bile ilk sürüşteki ışıltıyı koruyor olması tek kelimeyle insana bravo dedirtiyor.

Teşekkürler Lancome,

http://www.facebook.com/LancomeTurkey




Bir bumads advertorial içeriğidir.

Abiye Modelleri

Bu abiye modelleri daha önce tanıtığımızdan farklı olmamakla birlikte yine gece giyebileceğiniz 2012 gece kıyafetleri arasında olan abiye modelleri eskileri kadar oldukça güzel parlak ve renkli. Bir çok abiye tasarımcısı tarafından ortaya çıkan bu abiye modelleri sizin en çok tercih edeceğiniz abiye modelleri olacağından şüphemiz yok. Bu abiye modelleri için bir çok genç bayanın fikrine danışılmış ve gerek özel günlerde gerekse gecelerde giyilebilecek abiye modelleri arasında. Bu abiye modelleri arasında siyah abiye modelleri ve beyaz abiye modelleri ağırlıkta. tabiki kırmızı ve pembe abiye modelleri de tercih edilenler arasında. Bir zamanlar abiye modelleri çok sıradan ve tekdüze kıyafetlerdi ancak şimdi binlerce desende abiye modelleri mevcut. Bizde bu abiye modelleri arasından bir kaçını size sunma imkanı sağlamak istedik. Umarız bu abiye modelleri arasında kendinize yakışanı tercih edersiniz. Eğer kendinizin de abiye modelleri konusunda tasarımınız mevcutsa lütfen bu abiye modelleri bizimle paylaşın. 2012 abiye modelleri için aşağıda derlediğimiz abiye modelleri işte sizlerle. 2012 yılında olduğu gibi 2013 abiye modelleri de yakında sizlerle olacaktır.




siyah abiye modelleri








abiye modelleri

abiye 2012


mor abiye modelleri

abiye modeli

Daha önce size klasik abiye modeli tanıtmıştık şimdi ise daha farklı tarz ve desenlerde abiye modeli sunacağız. bu abiye modelleri adil ışık abiye modelleri arasında olmakla birlikte farklı tasarımcıların fikirlerinden ortaya çıktı. bu abiye modeli tabiki eşsiz görünmeniz için bir araç. sadece abiye modeli seçimi ile çözüme ulaşılmaz özellikle 2012 abiye modelleri diğer ekipmanlarında tamamlamasıyla ancak doğru sonuca ulaşılabilir. kuşkusuz abiye modeli seçimi çok önemlidir bu nedenle size bir kaç abiye modeli resimleri sunmak istedik. bunların içinde siyah abiye modeli, beyaz abiye modeli, kırmızı abiye modeli gibi seçenekler sunuyor. umarım bu abiye modelleri ni beğenirsiniz.

işte size 2012 için seçtiğimiz bir kaç abiye modeli

abiye modeli renkli

2012 abiye modeli beyaz abiye modeli ve pempe abiye modeli

genç kızlar için abiye modeli




Pizza


Pizza sevmeyen var mı?

Pizza için ne söylenebilir ki?

Pizzayı yaparken sebzelerle zenginleştirerek hem lezzeti artırmak hem de çocuklar için daha besleyici hale getirmek mümkün.

Ben oğlumun bu kadar sucuk, salam ve sosis yemesini istemiyorum. O yüzden onun pizzası sebzeli...

Pizza fotoğraflarında çiğ olan mantarlı, pişmiş olan zeytinli arada bir de sebzeli olan var onun fotoğrafı yok. Kalabalık olunca bir tepsi yetmiyor ;)

Pizza hamurumuzda pek bereketli oluyor. Bu ölçü üç tepsi için, bir tepsi yaparken ölçüleri azaltabilirsiniz ya da hamuru yoğrulup mayalandıktan sonra kullanmadığımız kısmı buzlukta muhafaza edebilirsiniz.

Malzemesi
9 su bardağı un
1 paket yaş maya (42 gr)
1 su bardağı sıvıyağ
1 tatlı kaşık tuz
1 yemek kaşığı şeker
3,5 su bardağı su

İç Malzemesi (bir tepsi için)
1 yemek kaşığı salça
1 tane patates
1 tane kabak
1 tane havuç
1 su bardağı kaşar peyniri
Salam, sucuk, sosis, mantar, zeytin... hayal gücünüze kalmış evdeki malzemeler.

Hazırlanışı

Önce şeker ve maya yarım bardak suda eritiliyor. Maya geriye kalan malzemeye eklenerek kalan 3 bardak su ile yoğurulacak. üzerine bir bez örtülüp, ılık bir yerde mayalanmaya bırakılacak.

Mayalanan hamur üçe bölünecek ve bir parçası elimizle bastırarak tepsiye yayılacak.

Salça azıcık su ile cıvıtılacak ve hamurun üzerine sürülecek. Daha sonra rendelenmiş patates, kabak ve havuç eklenecek. Onun üzerine ne malzemeniz varsa dizilecek. En son olarak da kaşar peyniri eklenecek.
Önceden ısıtılmış fırında pişirilecek.

Afiyet Olsun...

Bu tarifimi Porselen Demlik Çay Saati etkinliği için PaSaSofraM' a ve Çay Kahve Bahane Etkinliği için Pastaeli'ye gönderiyorum. Kolay gelsin arkadaşlar...

19 Nisan 2012 Perşembe

Sefa Merve Şal Modelleri 2012

Türbanlı bayanların da şık görünme isteği moda tasarımcılarını 2012 yılında da görev başına çekti. Tabiki türbanlı bayanlar için değişmez bir aksesuar şal modelleri ve şal modelleri diyince de tabiki aklımıza gelen ilk markalardan biri olan Sefa Merve Şal Modelleri olur. Şüphesiz şal modelleri konusunda kendini kanıtlamış olan sefa merve şal modelleri 2012 yılınıda yeni tasarımlar sundu bayanlara şal modelleri ve eşarp modelleri konusunda. sefa merve eşarp modelleri ve sefa şal modelleri bizler için yeni bir ürün aslına bakarsanız. 2012 yılında geçen yıla göre çok daha canlı renkler sunuyor bize. isterseniz biraz da sefa merve şal modelleri için hazırladığımız kataloğa bir göz atalım ve farklı desenlerde ve renklerde bu eşarp ve şallara bir göz atalım.

sefa merve şal modeller

sefa merve eşarp modelleri

sefa merve 2012 şal modelleri

2012 sefa merve şal modelleri kırmızı eşarp


kırmızı şal modelleri




18 Nisan 2012 Çarşamba

Çifte kavrulmuş MİM

İki ayrı yerden mimlendim ;)
hemencecik yanıtlıyorum...
 
1- Blogunda ödül aldığın kişiye teşekkür et, onu link ile göster.
Önce sevgili arkadaşım Bal Yanağın Hikayesi mimlemişti beni, ona cevap vermeye fırsat bulamadan ikincisi Necla Şölen arkadaşımızdan geldi. İkisine de ayrı ayrı teşekkür ediyorum.



2-Burçlara inanıyor musun? Burcun nedir?
Burçlara çok inanmam ama herkes kadar bilirim. Eğlence amaçlıdır yani...
Aslan Burcuyum.  

3-Hayattaki idealiniz, ulaşmak istediğiniz son nokta nedir?

"Keşke" demeden geçireceğim bir hayat...


4-Aşka inanır mısın? Sizce aşk nedir?

İnanırım... Karşılık beklemeden sevmektir...

5-Hayalleriniz nelerdir? Hayal kurmak nasıl bir duygudur?
"Umut Fukaranın Ekmeğidir."
Benim hayallerim hep oğlumun üzerine, tipik anne hayalleri...


6-Sizce gerçek arkadaşın özellikleri ne olmalı?

Kör bir kuyu olmalı... Ne kadar derin olduğunu kimse bilmemeli, attığın hiçbir şey de geri dönmemeli vesaire vesaire...
Benim için gerçek dost/kardeş "Serpil" demek... Gerisi hikaye...

7-Hobileriniz var mı? Varsa neler?
Kitap okumayı ve müzik dinlemeyi hobi olarak görmeyenlerdenim. Bunları ihtiyaç sayarım…
Benim en büyük hobim ise “halk oyunları”…

8-Benim hakkındaki düşüncelerini yazar mısın?
Necla Şölen için;
Bloğunu keşfettiğimden beri merakla takip ediyorum. Yaratıcı ve marifetli olduğunu düşünmüştüm ve hatta çalışan bir anne olarak bu kadar şeye nasıl vakit buluyor diye düşünmüştüm, itiraf ediyorum.

Bal Yanağın Hikayesi için;
Tarzı olan nadir bloglardan biri bence...
Günlük havasında, keyifle izliyorum, güzel kızının maceralarını ve birlikte büyümenizi...

Finale geldik...
günün şanslılarını açıklıyorum.